İzleyiciler

26 Aralık 2015 Cumartesi

Balkabaklı kek- bebeklerde abur cubur yiyebilir


 İştahsız Bebek meğer ne zormuş.. Bu zamana kadar ne versek yiyen Tuna diş maceralarına atılalı beri sanki oruç tutuyor. Yesin diye yapmadığımız şaklabanlık kalmadı. Aaaa olur mu hiç öyle şey hanııııım, bırak aç kalsın bak Nasıl da yer diyenleri duyar gibiyim. Bende bıraktım evet ama ulaşabileceği yerlere yiyecek koyarak :) bebeklerinde canı arada sırada abur cubur çekebilir. Bunun için Bebek keki yaptım bende. İlla Bebek yiyecek diye bi kaide yok elbette, diyet yapan anneler de yiyebilir.
Malzemeler:
Bir yumurta
Bir su bardağı haşlanıp püre yapılmış balkabağı
Bir yemek kaşığı tahin
Kabak çekirdeği badem ceviz tozu
Bir yemek kaşığı Ruşeym
İki yemek kaşığı yulaf
Biraz pekmez. Pekmez ısıtılınca kanserojen madde yapıyor diyenler olabilir. Onlarda kek piştikten sonra üstüne dökebilir. Tuna pekmez sevmediği için ben içine koydum.
Aldığı kadar un
Yarım paket kabartma tozu
Hepsini çırpıp minik muffin kalıplarına döküp pişiriyoruz. Sonra da bücürlerin görüp ulaşabileceği yerlere bırakıyoruz. Elbette yere dökülen kırıntıları göze alıyoruz. Amaaaan yesin de ben süpürürüm diyenleri de duyuyorum :) evet bebekler sağlıklı ve Mutlu olsun o bize yeter..










14 Aralık 2015 Pazartesi

Wrap sling ile mama sandalyesi

Süpermen olmak aslında o kadar zor bişey değilmiş. Anne olmak yetiyormuş. Tek elle meğer her iş yapılabilirmiş, yada yarım saatte ev işi yapılıp yemek hazırlayıp üstüne bir de kahve içebiliyormuş insan. Telepatik güçlerimiz varmış ve çocuğumuz daha kıpırdanırken pışpışlayıp tekrar uykuya dalmasını sağlayabilirmişiz yada bir öpücükle yaraları iyileştirebiliyormuşuz.

 Şaka bi yana acil durumlara pratik çözüm üretme konusunda anneler bir numara. Mesela Tuna mama sandalyesi olmadan yemek yemiyor çünkü rahat durmuyor, her yeri turlamak istiyor bende peşinde kaşıkla gezmek istemiyorum elbette. E mama sandalyesini de her gittiğimiz yere götüremeyeceğimize göre ne yapalım? Eldeki imkanları değerlendirelim.

Sling ile bu hiç de zor olmadı. Bağlama şeklini tam olarak fotoğraflayamadım. Görüldüğü üzere yerinde duramayan bi çocuğum var :)








Kısaca anlatayım. Slingin ortasını bebeğin karnınına denk getirecek şekilde koyup,  uçlarını arkaya


alıyorsunuz ve arkada bir çapraz oluşturuyorsunuz. Ve tekrar uçlarını kolunun üstünden ve bacaklarının altından alıp arkadan bağlıyorsunuz. Anlatım biraz saçma oldu ama uygularken saçma gelmeyecektir umarım :))

5 Aralık 2015 Cumartesi

Balık köftesi



 Ek gıdaya geçen anne telaşıyla yeni ve lezzetli ama bir o kadar da sağlıklı yemek arayışına giriştim. Hem bebeklere hem büyüklere lezzetli mi lezzetli, balık köftesi tarifi veriyim hemen.

Ben somon kullandım ama istediğiniz tüm balıklarla yapabilirsiniz. Yeter ki kılçıklarından iyi temizlenmiş olsun. Balığı iyi ısınmış tavada ağzı kapalı olarak mühürledim. Sonra sıcak su döküp biraz haşladım. Başka bi tencerede bir patatesi haşladım. Daha sonra haşlanan balık ve patatesi püre yapıp biraz buğday ruşeymi, bir yumurta, biraz maydanoz ve kıvam verecek kadar buğday irmiş ile karıştırdım. Şekil verip çok az fındık yağıyla yağlanmış tavada yine ağzı kapalı olarak pişirdim. Kendinize yapacaksanız içine yeşil soğan limon kabuğu rendesi ve yakışacağını düşündüğünüz baharatlardan da koyabilirsiniz.. 

Güzel oldu deneyin derim ;) 

11 Kasım 2015 Çarşamba

Pratik domates çorbası




Çocuklu evin 1. Kuralı her şey çok hızlı olmalı. Bu çorba da kurtarıcım oldu diyebilirim. Bilenler vardır belki ama bilmeyenler için birde ben yazayım dedim. Annem tarif etti, oda bi yerden duymuş. Benim icadım değil yani ama gerçekten pratik ve lezzetli. Tavsiye ederim. Ölçülerim her zaman göz kararıdır benim. Birde onları ölçsem nerede bu ilin pratikliği dimi?

Yaklaşık üç yemek kaşığı unu kavuruyoruz. Unun kokusu çıkınca kabukları soyulmuş üç dört orta boy domates ve bir orta boy soğanı dörde bölüp tencereye atıyoruz. Bir buçuk litreye yakın suyu da koyduktan sonra hepsini pişiriyoruz. Domatesler eriyince blendırla bız bız yapıyoruz. Oldu da bitti maşallah :) tuz karabiber ve servis ederken kaşarı eklemeyi de unutmuyoruz. Ohh şu  soğuk kış günlerinde süper olur.

Hepinize afiyet olsun..

2 Ekim 2015 Cuma

Ev yapımı Bebek bisküvisi ve Bebek nutellası



Bebekli evin çilesi günün 24 saat olmasıymış. Yetmiyor, gün yetmiyorrrr. Tuna doğalı nerdeyse 8 ay oldu kesintisiz beş saat uyudun mu derseniz tabiki hayııııır derim :) şimdi bir de işe başladım huuuuhuuu yemek yerken oturduğumu yada Tuna yüzümü kulağımı mıncırsın diye yere uzandığını dinlenmeden sayıyorum. Değil ki blog.. Vay geçen yıl ki bu zamanlar da yaptıklarıma, zamanıma vayyyy...

Uzun bir iç döküşten sonra gelelim ek gıdaya geçmiş bebekli evin demirbaşlarına, bir et suyu iki Bebek bisküvisi. Yapmayana " ayyyyy sen Nasıl annesin, utanmaz kadın bebeeene bi ev yapımı organik bisküvi yapamıyor musun tüüüüü!!" diyorlarmışşş. Demesinler diye yaptık :) şaka tabiki ev yapımı uzman yardımcısı olarak bu işe de kendi yorumumu katmadan gelemezdim diğmi?

Malzemeler:
İki çay bardağı tam buğday unu
Bir çay bardağından azıcık az pirinç unu.          
Yarım çay bardağı irmik
Tariflerde tereyağ yazıyor ama bende yoktu bu sebeple azıcık susam yağı biraz da fındık yağı koydum
Kıvam verecek kadar yoğurt.
Bir meyve püresi yada Bebek nutellası ( tarifini yazıyı sabredip sonuna kadar okuyanlar alabilir. Aylar geçmiş aradan yazmışım mı o kadar :))


Hepsini yoğurup pişiriyoruz. Hafif ekmekle kurabiye arası bişey oluyor. Tam bisküvi gibi değil yani. Bebekler kemirsin, anneler neşelensin :)



Gelelim Bebek nutellasına. Çok bomba. Bir avuç kuru incir, birkaç kuru kayısı, hurma ve yabanmersinini az suyla haşlayıp blendırdan geçiriyoruz. İçine fındık badem ve cevizde konulabilir. Tuna tarafından onay aldı.




 Herkese dinlenmiş, sırtı ağrısız, gözlerinin altı torbasız ve saçları biçimli günler dilerim :)

8 Mayıs 2015 Cuma

acil durum tatlısı-2 çilekli!!


Daha önce burada vermiştim tarifi. Buda onun çileklisi ve daha da bi harikası. Ya bu tarife bayılıyorum kardeşim.  Bi kere de tarçınlı ve fındıklısını yapmıştım.  Oda müthiş olmuştu. Hazır çilekler çıkmışken yapın, pişman olmazsınız.  Hem çok kalorili bişey de değil,  bugün yaparken farkettim.

Şimdiden afiyet olsun.

28 Nisan 2015 Salı

keçe oyuncaklar-DIY

Hey millet Merhaba yeniden.  Günleeeeer sonra burada olmak harika bir duygu. dört aydır evimden ayrıydım. Bebek için ailemin yanındaydım. Birbirimize alışana dek orada kaldım.  Ve nihayet bir hafta önce döndüm eve. Yeni düzene alışmak uzun zamanımı aldı ama hallettik sanırım.
Bebişle saatler su gibi geçiyor valla. Hiçbişeye vakit bulamıyorum. Tuna'nın emmesi, Tuna'nın çişi bezi, Tuna'nın uykusu derken kendimi yatakta buluyorum. Ama herşeye değer, o bir mucize.  Allah herkese nasip etsin.  Amin.



Gelelim konumuza. Keçe meğer ne mucizevi bişeymiş yav.. çok güzel işler çıkıyor.  Bebeğime oyuncak yaptım bende. Modelleri pinterestten buldum. Çizdim kestim.  Kenarlarını iğne oyası gibi birleştirdim. Annemin yardımıyla elbette.  İçine elyaf koydum. Gözleri de hareketli. Çok Şirin oldular.  birer küçük de zil diktim. Ağzına gelmeyecek şekilde.


Çok sevdi Tuna. Ayaklarını yere vura vura oynadı. Bana da iş güç yapabilmek için biraz zaman kazandırır artık :)

Not: beşiğimiz babamızın bize sürprizi. Başta mecburen o sevimsiz park yataklardan almıştım istemeye istemeye.  Eve geldiğimde ise bunla karşılaştım. Çok duygulandım. Buradan tekrar teşekkür ediyorum sevgili eşime.

25 Şubat 2015 Çarşamba

ev yapımı wrap sling -DIY



Selam millet.  Anne oldum ya, annesel ve bebeksel şeyler paylaşacağım birazcık affınıza sığınarak :) Çünkü bazen kafama takılan şeyleri internette aradığımda beni tatmin eden açıklamalar bulamıyorum.  O yüzden ben yazayım da belki arayanlar benim deneyimimi kendilerine daha yakın bulurlar dedim.

Son dönemlerin havalı(!) anneleri bebeklerini giyiyorlar. :) evet bebek giymek deyimi çok hoşuma gitti.  Bunu da wrap sling denen aslında bi kumaş parçasından başka bi numarası olmayan, sadece değişik bağlama şekilleriyle bebeklerini daha rahat taşıyıp, çocuk da, kariyerde yapabilme imkanı sağlayan kumaşla yapıyorlar. Aslında nineler tarlada bağda bahçede evde ve bilimum heryerde çalışırken bebelerini sırtlarına bağlarlar ya o işte bu wrap sling. Eskilerin deyimiyle belek.

Ev yapımı wrap slinge gelelim. Malzememiz 60cm e 5 metre likralı sağlam ve terletmeyen bir kumaş. Bitti.

Yenidoğanın anne karnındaki rahatlığını sağlayan, kokusunu duyup kalp atışını duyduğu bağlama şekli de şöyle. .



İşte bu kadar :) 

Bence kullanın. Çünkü meğer bebek anne karnında on iki ay kalmalıymış, ancak fiziksel olarak sığamadığı için kalan üç ayı dışarda ama anne karnındaymış gibi tamamlamalıymış. Bu belek de bu iş için çok uygunmuş. Gazı varsa uykusu yoksa gerçekten rahat ediyor bebek. Dolayısıyla anne de rahat ediyor. :)

Görüşmek üzere 

12 Şubat 2015 Perşembe

buralarda yokken neler yaptım

Yeniden merhaba. Çok oldu buradan ayrı kalalı ama boş durmadım çok işler gördüm.

Öncelikle doğum için 12 saat yol tepip ailemin yanına geldim. Hemde otobüsle. Biraz zor oldu ama geldik işte iyi kötü..

Sonra doktora gitmek için bir hata yapıp ilk defa devlet hastanesine gittik. Tam bir felaket. . Girmemle çıkmam bir oldu. Doğum konusu konuşulmadı bile. Çünkü normal doğuracakmışım. Hiç sormadı şekerin, tansiyonun var mı, bebek iri mi bakmadı. Kilosunu tam söylemedi, baş çevresine bile bakmadı. İnanamadım.. sinirimden ağladım. Sezaryen doğurabilmek için ne gerekli dedim ve aldığım cevap şu oldu, bebeğin kalp atışları zayıflarsa ancak o zaman..
Bizde çıktık oradan ve parayı veren düdüğü çalar misali özel doktora gittik. Aklımıza takılan soruların cevabını alabildik en azından.  Anlamadım ki para yoksa maalesef kimse yüzüne bakmıyor.

Bu sıkıcı habere bi son vereyim. Bebek için bir battaniye ördüm, su tulumu kılıfıyla takım. Modelini buradan almıştım.  Teşekkür ederim kendisine.


Kapı süsü yaptım. Halkasını nasıl yaptığımı burada anlatmıştım daha önce.  Süslemek için hazır materyaller kullandım artık.  Çünkü yumurta kapıya dayanmıştı gerçekten :)


Bebek kurabiyeleri yaptım. Yapılışını daha sonra anlatacağım.


 Ve en sonunda bir bebek dünyaya getirdim :)


Hepinize kocaman bir Merhaba diyip kaçıyoruz. En kısa zamanda doğum hikayemle kafanızı şişirmeye gelicem.  Byee

12 Ocak 2015 Pazartesi

kırlentlerim ve bitmeyen sebze kasası çılgınlığı



Evimde geçirdiğim son haftaya girdik. Hafta sonu doğum için ailemin yanına gideceğiz, orada da birkaç hafta geçirip bebeğimizi kucağımıza alacağız inşallah.. gitmeden önce ev içinde son kendin yap proceleri için tur atıyorum.  Bahar gelinceye kadar gelemeyeceğim sanırım evime.. Bebek doğunca da paylaşımlarım azalabilir ama boş zamanlarımda sizi takip etmeye devam edicem :)

Hafta sonu bu kırlentleri diktim. Kumaşlar kim bilir neydi, kimindi.. Şimdi benim koltuğumu süslüyorlar. Birde tabiki vazgeçilmez sebze kasası hadisesi var.

Rahmetli dedemin elma bahçesi vardı. Her sene çocuklarına birer kasa elma gönderir, kasa boşalınca da geri isterdi, tekrar doldurmak için. Her yıl tekrarlanan bir olay. Taki rahmetli olana kadar.. işte kaldı gitti bu kasa da bizde. Ne bahçe kaldı ne elma.. bende değerlendirdim. Mum ile eskitme tekniği kullandım. Önce kahverengiye boyadım. Eskitmek istediğim yerlere mum sürdüm. Üstüne kırık beyaz boya geçtim iki kat. Kuruyunca mumladığım yerleri zımparaladım. Kasanın altına da dört teker taktık, çok kullanışlı ve hafif oldu. Dergilik gazetelik battaniyelik yastıklık.. ne ararsan doldur içine çek çekiştir oraya buraya :)


Enerjinizin bitmediği, işlerinizin tıkır tıkır işlediği güzel bir hafta olsun.. görüşünceye dek esen kalın :)

8 Ocak 2015 Perşembe

dereotlu poğaça




Hemde soba fırınında :) Merhaba arkadaşlar,  iki gündür fırtınalı karlı bir hava var kasabamızda. Elektrik yok, okul tatil. Nasıl olmasın karşımızdaki fırına bile gidemedik. Allahım elektriksiz kalmak ne feciymiş.. başta mumları yaktık ayy ne güzel romantik romantik dedik, açtık kitaplarımızı okuduk falan ama bir süre sonra sıkılmaya başladık. Telefon çekmiyor, ailelerimiz merak eder diye endişelendik. En sonunda şarj da bitti.. bizi unutacaklar burada diye düşündüm valla :)

Evde boş kalınca örgüye verdim kendimi. Bebeğe battaniye örüyorum. Bitince paylaşıcam elbette.  Birde poğaça yaptım, sıcacık yumuşacık,  pufidik pufidik.  Akşam pişince sabaha zor kurtardım birkaç tanesini. Tarifi veriyorum,
 Bir çay bardağı sütü cezveye koydum içine 1 küp şeker,  1tatlı kaşığı kuru maya ve 70gr tereyağını koyup sobanın üstünde ılıttım. Yağ eriyip maya kabarıncaya kadar 20 dakika beklettim. İki yumurtanın birinin sarısını ayırıp kalanıyla mayalı sütü biraz tuzu bir avuç kıyılmış dereotunu ve alabildiği kadar unu yumuşacık yoğurup nir saat daha nemli bez altında beklettim.  Kabaran hamuru hiç söndürmeden ceviz büyüklüğünde bezeler yaptım. Yumurta sarısını sürdüm. Haşhaş serptim ve sobanın fırınında pişirdim. Çok güzel kokuyor ve çok lezzetli.





 Hemen yapın yiyin sıcacık. Ama hamuruna biraz labne peynir koymanızı tavsiye ederim.  Ben bir dahakine öyle yapıcam.

Afiyet olsun dostlar.  Kar altında keyifli ve elektrikli günler dilerim :)

4 Ocak 2015 Pazar

patatesli kek ve yeni yıl armağanları

Kendimi bizim kasabada haftada bir gün kurulan ve insanların en büyük sosyal aktivitesi olan pazarda bi gariban köy amcasının büyük beklenti içinde olduğunu anladığım , ama sonunda pek tatmin olmamış bi ses tonuyla söylediği 'bazar bazar didik bu bazarda bitti' cümlesindeki kadar hayal kırıklığı içinde hissediyorum. Hem Üzgün hem de yapacak bişey yok rahatlığı içinde.  Benim cümlemde kardeş kardeş dedim kardeş de gitti.. halbuki geleli henüz bir hafta olmuştu.. daha planlarımız vardı. Soba başında kitap okuyacaktı o, ben de örgü örecektim. Sonraaa sohbet edip kek yiyecektik, kar yağışını seyredecektik, fotograf çekinecektik tik tiiiik.. Ama gitti çünkü iş görüşmesindem olumlu sonuç aldı, işe başlayacak.  Evet allaha Şükür güzel haberlerle gidiyor. Ya bi kaybımız olsaydı da o yüzden gitseydi.. dimi? Diyerek kendime teselli veriyorum. . Allah bizi sevdiklerimizden güzel sebeplerle ayırsın..


Sevgili blogdaşlarım, yeni yıla istediğim gibi giremesemde 2015 in çokkk güzel bir yıl olmasını diliyorum.  Kardeşim de bu güzelliğe ilk başlangıcı yapmış oldu. Hem çalışmaya başlayarak hemde bana kek kalıbı armağan ederek :D bende hemen bir patatesli kek ile karşılık verdim kendisine. Çocukluğumuzun lezzeti. Yengem yapardı davul fırınında kocaman bir tepsi, doya doya yerdik ohh. Tarif vereyim.

İki yumurta
Üç orta boy patates
Bir bardak süt yada maden suyu
Yarım çay bardağı yağ
Karabiber bolca, tuz, kırmızı biber,  azcık nane, azcık kekik.
İki tane kabartma tozu
Çedene (böyle küçücük mercimek kadar çıtır çıtır bişey)
Ceviz
Aldığı kadar un

Yumurta süt yada maden suyu yağ çırpılır. Rendelenmiş patatesler, baharatlar, ceviz, çedene ve unla beraber kabartma tozu eklenir.  Çok sıvı olmayacak bir şekilde oluyor hamurun kıvamı. Yağlanmış kalıba dökülür ve 175 derecede pişirilir. Ağır ağır pişmeli. İçi yumuşak dışı çıtır çıtır olmalı. Piştiğini klasik kürdan batırmaca yöntemiyle anlayabiliriz. Dinlendirdikten sonra yiyebiliriz :)


Ve bu boyunluklar da benim kardeşime armağanım. Makarna iple 7 numara şişle, 20 ilmek başlayıp, dümdüz ördüm gitti. 120cm. Puf puf sıcacık oldular. Artan iple de 10 ilmek başlayıp bant ördüm, takım oldular.





2015 hepimize uğurlu gelir inşallah. . Mutlu haftalar!!

Pages - Menu

Popular Posts

Hakkımda

Fotoğrafım
Merhaba, ben meride. Küçük bir kasabada öğretmenim. Çekirdek ailemle beraber, sobalı evimizde yaşayıp gidiyoruz. Güzel olan her şeyi seviyorum. Dekorasyon, el işi, yemekler, güneşli havalar, deniz kabukları, güzel banyolar, siyah beyaz fotoğraflar, yaşanmışlığı olan bir kenarda unutulmuş eşyalar... buyum işte ben :) Güzel paylaşımlarda buluşalım! :)

Blogger news